Beyin
duyuları birbirine çevirebilir. Duyusal değişim (İngilizce sensory
substitution) adı verilen bu durum beynin ne denli nöroplastik olabileceğine
dair ilginç örnekler sunar. Görme korteksimiz beynimizin yaklaşık %40’ını
oluşturur, ancak kör insanlarda beynin bu büyük bölümü işe yaramaz haldedir.
Duyusal değişim prensibini keşfeden bilim insanları özel dizayn edilmiş bir
alet sayesinde görme korteksini dokunma verisini işleyebilecek hale getirdiler
ve bu alet sayesinde kör insanların “dokunarak görmesini” sağlayabildiler. Buna
benzer bir başka deney de sinirbilimci David Eagleman ve ekibinin VEST
projesidir. Tüm bunları mümkün kılan beynin nöroplastik yapısıdır. Aşağıdaki videodan VEST projesi hakkında daha detaylı bilgiye sahip olabilirsiniz.
BERİL BAYRAŞ
25 Mart 2019 Pazartesi
PEKİ BEYNİMİZDEKİ BU DEĞİŞİMLER YAŞIMIZA BAĞLI MIDIR?
Bu konuyu pek uzatmadan, benzetmeyi büyük sinirbilimci Cajal’ın özlü sözünden devam ettirecek olursam, şöyle diyebilirim: Bir bebeğin beyni henüz yeni karıştırılmış bir harç gibidir, onu istediğiniz kalıba sokabilir ve körpe beynini arzu ettiğiniz gibi şekillendirebilirsiniz. Ergenlikten sonra harç yavaş yavaş donmaya ve daha zor şekillenmeye başlasa da değişim hala mümkündür. Kişi yetişkin olduğunda ise artık elinizde şekil verilemez bir beton olduğunu düşünebilirsiniz. Ancak erişkinin elinde betona şekil vermeye çok uygun farklı çekiçler vardır ve uygun çekiç hamleleriyle beynini değiştirmesi sandığımızdan daha kolaydır. Beyninizi yeniden şekillendiren en önemli çekiç, öğrenmedir. Yani her ne yaşta olursak olalım yeni bilgiler öğrenmeye devam ettiğimiz sürece beynimizi eğitip geliştirebiliriz. Zaten bu da dolaylı yoldan da olsa nöroplastisitenin genel mantığını oluşturur.
9 Mart 2019 Cumartesi
ALIŞKANLIKLARIMIZA VE DENEYİMLERİMİZE KARŞI BEYNİMİZİN TEPKİSİ
Neden alışkın olduğumuz şeyleri kolayca yaparken yeni bir eylemi gerçekleştirirken rahatsızlık duyarız? Çünkü insan beyni doğadaki diğer tüm maddeler gibi enerjinin korunumu kanununa tabidir. Beyin yeni bir bilgi girişi yapıyor ve ona aşina olmadığı için daha fazla enerji harcamak zorunda kalıyor. Bu da beyinde rahatsızlık yaratıyor.
Bir önceki bölümde yayınladığım videoda da gösterildiği gibi her gün tekrarladığımız hareketler, alışkanlıklarımız ve deneyimlerimiz beynimizde yer etmiş ve artık düşünmeden de yapabildiğimiz, nöronlar arasındaki enerji akışının kolayca sağlandığı yerlerdir. Örneğin; yazı yazmak, yazı yazarken hangi harfi nasıl yazacağımızı düşünmüyoruz ya da yürümek, yürürken adımlarımızı teker teker düşünüp atmıyoruz.
Bunlarla birlikte deneyimlerimizin beynimizi fiziksel olarak değiştirdiğini gösteren yeterince kanıtımız var. Bu kanıtların önemli bir kısmı MR tekniği sayesinde yapılan beyin görüntüleme çalışmalarından geliyor.
Örnek vermek gerekirse; 2000 yılında Londra’daki taksi şoförleri üzerinde yapılan bir çalışmada, bu dev şehrin yollarının ezberlendiği bir kursu bitiren şoförlerin beyinlerinde hafızadan sorumlu hipokampus bölgesinin büyüdüğü tespit edildi. Üstelik taksi şoförlerinin deneyimi arttıkça bu bölgedeki gri madde miktarının da arttığı gösterildi.
BEYNİMİZİ YENİDEN YAPILANDIRABİLİR MİYİZ?
Şundan sadece bir 10 yıl öncesine kadar bilim insanları belirli bir yaştan sonra beyninizin değişmeyeceğini, zekânızın sabit kalacağını ve insan beyninin ergenlik çağından sonra pek bir değişime uğramadığını düşünüyorlardı. Nöronlar arasındaki bağlantıların hep sabit kaldığını zannediyorlardı. Hatta bu yanlış görüşleri destekleyen “bir insan yedisinde neyse yetmişinde de odur, huylu huyundan vazgeçmez” gibi birçok atasözü olmasına rağmen insanlar değişir. Nöronların yeniden yapılandırılması işlemi ise nöroplastisite olarak bilinir. Bunu küçük bir örnekle daha anlaşılır kılmak gerekirse: Bir alışkanlığınız var diyelim, örneğin yatmadan önce mutlaka süt içiyorsunuz. Siz bunu zamanla tekrarladıkça ve bundan keyif aldıkça bu davranışınızı tetikleyen nöronlar arasındaki bağlantı güçleniyor. Bu nöral bağlantıların güçlenmesi ve gevşetilmesi işlemlerine ise genel olarak nöroplastisitenin iş başındaki hali oluyor. Daha ayrıntılı bilgi için aşağıdaki videoyu izleyebilirsiniz:)
4 Mart 2019 Pazartesi
HOŞGELDİNİZ!
MERHABA!
Bu benim ilk yayınım, bu blogda sizlere gizemi hala tam çözülmemiş ve her araştırma sonucunda bizleri ve bilim insanlarını şaşırtan efsanevi organımızdan bahsedeceğim "BEYİN". Blogda sizi sıkacak biyolojik bilgilerin yanı sıra günlük hayattaki ilginç örneklerden bahsedeceğim umarım ilginizi çeker ve beğenerek okursunuz.:))
Bu benim ilk yayınım, bu blogda sizlere gizemi hala tam çözülmemiş ve her araştırma sonucunda bizleri ve bilim insanlarını şaşırtan efsanevi organımızdan bahsedeceğim "BEYİN". Blogda sizi sıkacak biyolojik bilgilerin yanı sıra günlük hayattaki ilginç örneklerden bahsedeceğim umarım ilginizi çeker ve beğenerek okursunuz.:))
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
ÇOK YÖNLÜ BEYNİMİZ
Beyin duyuları birbirine çevirebilir. Duyusal değişim (İngilizce sensory substitution) adı verilen bu durum beynin ne denli nöroplastik ...
-
MERHABA! Bu benim ilk yayınım, bu blogda sizlere gizemi hala tam çözülmemiş ve her araştırma sonucunda bizleri ve bilim insanlarını şaşırta...
-
Şundan sadece bir 10 yıl öncesine kadar bilim insanları belirli bir yaştan sonra beyninizin değişmeyeceğini, zekânızın sabit kalacağını ve...